Menajer Ayşe Barım, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen Gezi soruşturması kapsamında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 27 Ocak'ta tutuklanmış ve Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti. Ayşe Barım hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı.
Başsavcılığın hazırladığı 171 sayfalık iddianamede, Ayşe Barım'ın "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapsi istendi. İddianame, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
İddianamenin ilk bölümünde, Gezi Parkı olaylarının gelişim süreci ve şüpheli Ayşe Barım’ın organizatör olarak ilişkide bulunduğu kişilerin yargı sürecindeki konumlarına yer verildi. İkinci bölümde, Barım'ın eylemleri ve sahadaki şiddet olaylarına etkisi anlatıldı. Son bölümde ise yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili tespitler doğrultusunda hukuki değerlendirmelere yer verildi.
İddianamede, Barım'ın Gezi Parkı eylemlerine katıldığına dair görüntüler ile dava kapsamında hüküm giyen Çiğdem Mater Utku ve Osman Kavala ile firari Mehmet Ali Alabora arasındaki telefon görüşmeleri, mesajlaşmalar ve HTS kayıtlarına yer verildi. İddianamede, Barım’ın silahlı terör örgütü yöneticisi ve üyeliğinden işlem gören kişilerle irtibat kurduğu, ayrıca menajerlik şirketi aracılığıyla sanatçıları Gezi Parkı olaylarına yönlendirdiği öne sürüldü.
İddianamede Ayşe Barım hakkında yapılan hukuki değerlendirmede, Gezi Parkı olaylarının kendiliğinden gelişmediği, planlı ve örgütlü şekilde yürütüldüğü vurgulandı. Barım’ın, halkın sempatisini kazanma potansiyeli yüksek sanatçı ve oyuncular adına sosyal medya ve sahada planlama, organizasyon ve yönlendirme faaliyetlerinde bulunduğu belirtildi.
Barım’ın, Gezi Parkı olayları öncesinde ana aktörlerle herhangi bir HTS bağlantısı bulunmazken, olayların hazırlık ve başlangıç sürecinde bu kişilerle sık sık ve sistemli şekilde iletişim kurduğu kaydedildi. Bu görüşmelerin tesadüfi sayılamayacağı ifade edildi. Görünüşte demokratik hak ve protesto olarak sunulan eylemlerin, aslında Türkiye genelinde kaos ve kargaşa yaratma, hükümeti devirmeye ya da görevini engellemeye yönelik bir kalkışma amacı taşıdığına dikkat çekildi.
Kaynak: Gerçek Gündem
Sayıştay'dan Milli Piyango için şok tespit! Milli Piyango çekilişleri güvenli değil!89 izlenme
Ahmet Şık’tan 50 milyon dolar iddiası! "Gizlilik kararı olan dosya Suudi Arabistan’a mı satıldı?"40 izlenme
Seçim rüşveti halkın cebinden! Milletin cebinden ödediler, zararı gizliyorlar!61 izlenme
Vatandaşa bir yük daha! Erdoğan'a yeni yetkiyle beraber Meclis'ten geçti!100 izlenme
Kraliçe hayatını kaybetti, Abdullah Gül İngiltere'de ortaya çıktı!31 izlenme
Teklifin ABD'den geldiğini söylemişti, ABD Erdoğan'ı yalanladı!31 izlenme
Erdoğan’dan belediye gelirlerine darbe41 izlenme
Mersin'i karıştıran Ahmet Özer iddianamesi iade edildi18 izlenme
Temmuz ayı için seyyanen zam ödenmeyecek, memurlar bu ay 4 bin 35 lira az maaş alacak
MHP Cumhur İttifakını bitirme kararı aldı!
İmamoğlu Yozgatlı çiftçinin o sözlerine vurgu yaptı, iktidara sert mesajlar yolladı
Beyaz Tv programcısı'İçki içildiği kanıtlanırsa televizyonculuğu bırakırım' dedi, ama ortaya tartışma yaratan bu görüntüler çıktı !